İnsan, dünyaya geliş amacıyla yüzleştiği an gerçek yolculuğuna başlar. Ben, Metafizik Uzmanı Hakan Erkan, 1990 yılında İstanbul’un ilim ve irfanla özdeşleşmiş semti Fatih’te dünyaya gözlerimi açtım. Bu toprakların taşıdığı maneviyat, hayatımın her evresine yön verdi. Ancak beni asıl şekillendiren; doğduğum evin içinde yükselen ilim havası ve babamın yol gösterici duruşuydu.
Babam, Fatih Medresesi’nde ömrünü ilme, Kur’an’a ve ruhani bilimlere adamış bir bilgeydi. Tam 47 yıl boyunca, yüzlerce öğrencinin hem aklını hem kalbini eğiten bir rehberdi. Onun gölgesinde büyürken, bilgiye duyduğum sevgi sadece bir merak değil, ruhumun özüne işleyen bir çağrı halini aldı.
Henüz küçük yaşlarda iken medresenin taş zeminlerinde yankılanan derslerin, zikirlerin ve duaların arasında büyüdüm. Her ders bir sır, her sohbet bir ilhamdı. Babamın dizinin dibinde öğrendiğim ilk şey şuydu: Gerçek bilgi, insana yük değil; hizmet için verilen bir emanettir.
Kuran ilimleri, tasavvuf ve ruhani bilimler… Bu üç sacayağı, gençliğimin temelini oluşturdu. Ancak bu yolculuk yalnızca bilgiyi edinmekle kalmadı; onu kalpten hissetmek ve uygulamakla derinleşti. Zamanla bu bilgileri sadece zihinsel değil, enerjisel olarak da kavramaya başladım.
İlmi sadece öğrenmekle kalmadım; yaşadım, yaşattım, içselleştirdim.
7 Eylül 2021… O gün, hayatımın dönüm noktalarından biri oldu. Babamı ebedi aleme uğurladığımda, yalnızca bir babayı değil; bir mürşidi, bir hocayı, bir kılavuzu da kaybetmiştim. Ama aynı zamanda onun taşıdığı kutsal emaneti devralma vaktiydi. O günden sonra, artık sadece Hakan değildim. Metafizik Uzmanı Hakan Erkan olarak, ilmin nöbetini tutmaya başladım.
İçsel sorularım beni metafiziğin sınırlarına taşıdı. Görünenin ötesini, maddenin ardındaki anlamı ararken; metafizik, enerjisel dengeleme, frekans terapileri, ruhsal uyum ve ruhani bilimler alanında derinleşmeye başladım. Her öğrendiğim bilgi, insanların içsel yaralarına merhem olabilecek güçteydi.
Bugün geldiğim noktada, sadece bilgi taşıyan biri değil; insanların hayatına dokunan, ruhsal dönüşümlerine rehberlik eden bir metafizik uzmanıyım. Çünkü hakiki metafizik, sadece teori değil; şifadır, dengedir, uyanıştır.
Bugüne kadar binlerce kişiyle birebir çalıştım. Kimisi kendini kaybetmişti, kimisi ilişkilerinde çıkmazdaydı, kimisi ise maddi kayıpların altında ezilmişti. Onlara yalnızca metafizik bilgi sunmadım; kalpten gelen bir anlayışla yaklaştım.
İnsan, dünyaya geliş amacıyla yüzleştiği an gerçek yolculuğuna başlar. Ben, Metafizik Uzmanı Hakan Erkan, 1990 yılında İstanbul'un ilim ve irfanla özdeşleşmiş semti Fatih'te dünyaya gözlerimi açtım. Bu toprakların taşıdığı maneviyat, hayatımın her evresine yön verdi. Ancak beni asıl şekillendiren; doğduğum evin içinde yükselen ilim havası ve babamın yol gösterici duruşuydu.
Bir Medrese Çocuğu Olarak Büyümek
Babam, Fatih Medresesi'nde ömrünü ilme, Kur'an'a ve ruhani bilimlere adamış bir bilgeydi. Tam 47 yıl boyunca, yüzlerce öğrencinin hem aklını hem kalbini eğiten bir rehberdi. Onun gölgesinde büyürken, bilgiye duyduğum sevgi sadece bir merak değil, ruhumun özüne işleyen bir çağrı halini aldı.
Henüz küçük yaşlarda iken medresenin taş zeminlerinde yankılanan derslerin, zikirlerin ve duaların arasında büyüdüm. Her ders bir sır, her sohbet bir ilhamdı. Babamın dizinin dibinde öğrendiğim ilk şey şuydu: Gerçek bilgi, insana yük değil; hizmet için verilen bir emanettir.
Ruhani İlimlere Adanmış Bir Gençlik
Kuran ilimleri, tasavvuf ve ruhani bilimler... Bu üç sacayağı, gençliğimin temelini oluşturdu. Ancak bu yolculuk yalnızca bilgiyi edinmekle kalmadı; onu kalpten hissetmek ve uygulamakla derinleşti. Zamanla bu bilgileri sadece zihinsel değil, enerjisel olarak da kavramaya başladım.
İlmi sadece öğrenmekle kalmadım; yaşadım, yaşattım, içselleştirdim
Yaşadığınız tüm sorunlara yanıtlar bulabileceğiniz rehberimize göz atın.